Kayıtlar

Temmuz, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bedendeki yağları çözen bitkiler

Resim
Başta mate yaprağı ve keten tohumu olmak üzere toplam 10 bitkinin öğütülmüş formu, her fırsatta geri gelen kilolara çare oldu Tüm zayıflama rejimlerine karşı beden sanki bağışıklık kazandı! "Kilo verdim ancak onları ancak geri almadığım zaman olmadı" diyenler son zamanlarda çoğunlukta.. Başta mate yaprağı ve keten tohumu olmak üzere toplam 10 bitkinin öğütülmüş formu, her fırsatta geri gelen kilolara çare oldu. Yüzde 100 doğal bir yağ çözücü takviye olan bu bitkiler, aynı zamanda iştah kesici ve tok tutuyor. En  önemli özelliği hareketsizlik ve aşırı gıda tüketimi sonucu vücutta oluşan yağ stoklarını yakması.. İçeriğinde kesinlikle kimyasal herhangi bir bileşim bulunmuyor. Tok tutucu ve yeme alışkanlığını düzenleyebilen bu bitkilerin vücutta stoklanmış yağları parçalayarak yakılmasını sağlaması kilo vermek isteyenlerin yüzünü güldürdü. Zayıflatan şifalı bitkiler alanında uzmanlığıyla tanınan Doğal Ürün Uzmanı Volkan Kurt bu sezon yağları çözen bitk

Hareketsiz yaşam ölüme götürüyor

Resim
Günümüz insanının en önemli sorunlarından biri olan hareketsizlik, pekçok sağlık sorununa da neden oluyor. Hareketsizlik kaynaklı hastalıklar ise ölüme kadar varabilen sonuçlar doğurabiliyor!  Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, hareketsizliğin pekçok sağlık sorununun kaynağı olduğunu belirterek "Hareketsizliğin yol açtığı hastalıklardan biri de akciğer embolisi. Bu ölümcül hastalık bacak toplardamarlarında oluşan pıhtının buradan koparak akciğer atardamarlarını tıkamasıyla ortaya çıkıyor" dedi. Geçtiğimiz günlerde masa başında yerinden kalkmadan 11 saat sürekli ders çalıştığı için geçirdiği akciğer embolisi nedeniyle hayatını kaybeden genç doktoru hatırlatan Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, hareketsiz kalınmaması gerektiğine vurgu yaptı. Hareketsizliğin günümüz insanının en önemli sorunlarından biri olduğuna işaret eden Prof. Dr. Küçükusta, "Her işimizi oturduğumuz yerden halledebiliyoruz artık. Ne bankaya gi

Taş devrine dönelim!

Resim
Sağlıklı beslenme ve egzersiz için karışık reçetelerle teknolojik cihazlar yerine atalarımızın tecrübelerini kullanalım Bugün, kendi alanım olmamasına rağmen özellikle kireçlenme gibi hastalıklardan korunmada önemli olduğu için beslenmeyle ilgili bazı temel noktalara değineceğim ve gündelik hayatta yapabileceğimiz basit egzersizlerden bahsedeceğim. Tetkik yöntemlerinin gelişmesiyle hastalık tanıma yüzdemiz artmış olmasına rağmen tüm bilim- adamlarının birleştikleri ortak nokta, son yüzyılda hastalıkların da artmış olması. Bu noktada öncelikle Prof. Ahmet Aydın’ın ‘Taş Devri Diyeti’ne değinmek istiyorum. Taş Devri Diyeti’nde öncelikle genetik yapımızın aslında Taş Devri zamanı insanlarından çok farklı olmadığı, ancak beslenmemizin onlara nazaran çok değiştiğinden bahsediliyor. Kimyasal elma suyu Endüstriyel ürünlerin mutfağımıza katılması sonucu çok hızlı işlenen bazı sağlıklı gıdaların bile sağlıksız hale gelebildiğini biliyoruz. Bu alandaki en taze tartışma,

Vücut ağırlığına değil, yağ oranına dikkat

Resim
Uzmanlar, vücuttaki yağ miktarının anormal artışının tehlikeli olduğu, özellikle "elma tipi obezitenin" ciddi sağlık sorunlarına yol açtığıuyarısında bulunuyor. Ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen ve başta diyabet, kanser, kalp krizi, yüksek tansiyon ve inme gibi hastalıkların ortaya çıkmasında önemli olan obezitede, vücut ağırlığı değil, yağ oranındaki anormal artış tehlike sinyali veriyor. Uzmanlar, yağın vücutta biriktiği yerin de önemli olduğu, özellikle erkeklerde sıkça görülen karın bölgesindeki yağlanmanın risk taşıdığı ve obezitenin çocukları da tehdit eder bir düzeye geldiği uyarısında bulunuyor. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayla Harmancı, obezitenin her geçen gün giderek büyüyen ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyledi. Obezitenin, genel olarak vücuttaki yağ miktarının anormal şekilde artması olarak tanımlandığını belirten Harmancı, sıklıkla vücuttaki yağ miktarındaki artışa paralel olarak vücut a

Aç beynin tehlikeli sinyalleri!

Resim
İştah açıcı bir yemek veya kocaman bir dilim pasta görünce beyinde neler oluyor? Neden bazı bireyler pastanenin önünden geçtiğini fark etmezken diğerleri için bu, işkence haline geliyor? Zayıf insanla şişman insanın beyinleri farklı tepkiler veriyor. Aç karnına market veya pazar alışverişi önerilmediğini pek çoğumuz biliyoruz. Aynı şekilde yemek davetlerine de çok aç gidilmemesi gerekiyor. Zaten ara öğünü desteklememizin en büyük sebebi, çok fazla aç kalmamak. Çok aç olduğunuzda iştahınızı ve beynin yeme isteğini kontrol etmeniz zorlaşır. Peki bu durum, zayıf ya da şişman   insanları nasıl etkiliyor? Yale Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmada, açken abur cubur yeme istediğinin nedenleri araştırıldı. Bu çalışmada sağlıklı ve normal kiloda olan bireylerle şişman bireyler karşılaştırıldı. Bilim-adamları, katılımcıları bir cihaza bağlayarak kan glikoz seviyelerinden açlık ve tokluk durumlarını, ayrıca işlevsel MRI yöntemiyle beyin aktivitelerini gözlemledi

Diyet hakkında en iyi 20 ipucu...

Resim
Çinlilerin dediği gibi; ‘Mideniz yüzde 80 dolana kadar yiyin’ ya da bir Türk atasözüne kulak verin; ‘Az yiyen melek, çok yiyen helak olur. Kısa sürede kilo vermeyi hedefleyen programlardan uzak durup, yaşam şekli haline getirebileceğiniz değişiklikler ve daha esnek bir beslenme programı seçmenizi için 20 farklı ipucu : 1- Yemek porsiyonlarınızı kesinlikle büyütmeyin. Giysi bedeninizin genişlemesini istemiyorsanız, ufak tabaklarda yemeyi deneyin. 2- Güne iyi kahvaltı ederek başlayın. Bu; gün boyunca daha az kalori tüketmenize yardımcı olur.Kahvaltıyı asla atlamayın. 3- Öğlen ve akşam yemeklerinde, tabağınızdaki yiyeceklerin yarısının sebze olmasına dikkat edin ya da salata ekleyin. 4- Dışarıda yemek yerken tatlı da sipariş edecekseniz, mutlaka biriyle paylaşın. 5- Ne yediğinizi görün! Paket serviste dahi yiyecekleri bir tabağa koyun ve her lokmanın tadına varmaya çalışın. 6- Önce tabağınızdaki düşük kalorili yiyecekleri tüketin, yedikçe daha yüksek kalorili o